Philadelphia KromozomuPhiladelphia kromozomu, kronik miyeloid lösemi (KML) hastalığına sebep olan anormal bir genetik değişikliktir. Bu kromozom, ilk kez Philadelphia, Amerika Birleşik Devletleri'nde keşfedildiği için bu isimle anılmaktadır. Philadelphia Kromozomu Nasıl Oluşur?İnsan hücrelerinde 23 çift kromozom bulunur. Philadelphia kromozomunun oluşumu, 22. kromozomdan bir parça koparak 9. kromozoma geçmesi ve aynı şekilde 9. kromozomdan bir parçanın 22. kromozoma geçmesi ile gerçekleşir. Bu karşılıklı geçiş sonucu, kalıtsal olmayan bir bozukluk ortaya çıkar ve bu bozuk kromozom "Philadelphia kromozomu" olarak adlandırılır. Bu değişim, t(9;22) olarak ifade edilir. Philadelphia kromozomu, kısalmış 22. kromozomda BCR-ABL füzyon geninin oluşumuna neden olur. BCR ve ABL genlerinin birleşmesi, kanserli hücrelerin oluşumuna yol açar. Bu durumun kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, yoğun radyasyona maruz kalan bölgelerde daha sık görülmesi nedeniyle radyasyonun bir tetikleyici olabileceği düşünülmektedir. Philadelphia Kromozomunun Belirtileri Nelerdir?Philadelphia kromozomu her yaşta görülebilir, ancak genellikle 40-50 yaş aralığında daha sık ortaya çıkar. Bu durum kendisini şu belirtilerle gösterir:
Bu belirtiler birçok sebepten kaynaklanabilir, bu yüzden kesin tanı için detaylı testler gereklidir. Philadelphia Kromozomu Nelere Sebep Olur?KML hastalığının sebebi Philadelphia kromozomudur. Bu kromozom, kanda lösemili hücrelerin artmasına yol açar. Bu durum, kandaki ve diğer dokulardaki beyaz kan hücrelerinin artmasına neden olur ve özellikle dalak başta olmak üzere birçok dokuda kendini gösterir. Philadelphia kromozomunu ortadan kaldırarak lökosit artışına ve dolayısıyla kanserli hücre artışına sebep olan etkileri silmek amaçlanır. Philadelphia kromozomunun neden olduğu KML hastalığı kalıtsal değildir. Philadelphia kromozomunun varlığı, detaylı hücre taraması testleri sonucunda kesin olarak belirlenir. Sonuçlar ciddi olduğu için belirtilerin bulunması halinde hücre taraması testi yaptırılmalıdır. Ek BilgilerPhiladelphia kromozomu, KML dışında bazı akut lenfoblastik lösemi (ALL) vakalarında da görülmektedir. Bu kromozomun varlığı, hastalığın seyrini ve tedavi yöntemlerini önemli ölçüde etkiler. BCR-ABL füzyon geni, sürekli aktif bir tirozin kinaz enzimi üretir, bu da hücrelerin kontrolsüz bir şekilde büyümesine neden olur. Bu mekanizmanın anlaşılması, hedefe yönelik tedavilerin geliştirilmesine olanak sağlamıştır. Özellikle, tirozin kinaz inhibitörleri (TKI) adı verilen ilaçlar, Philadelphia kromozomuna sahip KML hastalarının tedavisinde etkili sonuçlar vermektedir. |
Philadelphia kromozomu hakkında yazdıklarınızı okudum da, bu kromozomun oluşumu tam olarak nasıl bir mekanizmayla gerçekleşiyor? 22. kromozomdan bir parça kopup 9. kromozoma geçerken ne gibi moleküler değişiklikler meydana geliyor? Bu durumun kesin nedeni bilinmiyor ama radyasyonun etkisi olabileceği söylenmiş. Peki, radyasyonun bu bozukluğu tetiklemesindeki mekanizma tam olarak nedir? Detaylı testler sonucunda Philadelphia kromozomu tespit edildikten sonra hangi tedavi yöntemleri kullanılıyor? Tirozin kinaz inhibitörleri (TKI) adı verilen ilaçlar tam olarak nasıl etkili oluyor?
Cevap yazMerhaba Özmert,
Philadelphia kromozomu, kronik miyeloid lösemi (KML) gibi bazı lösemi türlerinde görülen anormal bir kromozomdur. Bu kromozom, 9. ve 22. kromozomlar arasında bir translokasyon meydana geldiğinde oluşur. Yani, 22. kromozomdan bir parça koparak 9. kromozoma gider ve bu da anormal bir füzyon geni olan BCR-ABL'yi oluşturur. Bu füzyon geni, normalden farklı bir protein üretir ve bu protein, hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasına neden olur.
Radyasyonun bu bozukluğu tetiklemesindeki mekanizma, DNA hasarına yol açarak kromozom değişikliklerine neden olabilmesidir. Radyasyon, DNA çift sarmalında kırıklar oluşturabilir ve bu kırıklar yanlış onarıldığında kromozomlar arasında hatalı bağlantılar kurulabilir. Bu da translokasyon gibi ciddi genetik anormalliklere yol açabilir.
Philadelphia kromozomu tespit edildikten sonra tedavi genellikle tirozin kinaz inhibitörleri (TKI) adı verilen ilaçlarla yapılır. Bu ilaçlar, BCR-ABL füzyon proteininin aktivitesini engelleyerek çalışır. Normalde, BCR-ABL proteini hücre içi sinyal yollarını sürekli olarak aktif tutarak hücrelerin kontrolsüz büyümesine neden olur. TKI'lar bu proteinin aktivitesini bloke eder, böylece hücrelerin büyüme ve çoğalma sinyalleri kesilir ve lösemi hücrelerinin ölmesine yol açar.
Umarım bu açıklamalar sorularınızı yanıtlar niteliktedir. Daha fazla bilgiye ihtiyaç duyarsanız lütfen çekinmeden yazın.
Saygılar,